Küçük
kız, hüzünlü bir yabancıya gülümsedi. Bu gülümseme adamın kendisini
daha iyi hissetmesine sebep oldu. Bu hava içinde yakin geçmişte
kendisine yârdim eden bir dosta teşekkür etmediğini
hatırladı. Hemen bir not yazdı, yolladı.
Arkadaşı bu teşekkürden o kadar keyiflendi ki, her öğle yemek yediği
lokantada garson kıza yüklü bir bahşiş bıraktı. Garson kız ilk defa
böyle bir bahşiş alıyordu. Aksam eve giderken, kazandığı paranın bir parçasını her zaman köşe başında oturan fakir adamın şapkasına bıraktı.
Adam öyle ama öyle minnettar oldu ki… İki gündür boğazından aşağı lokma
geçmemişti. Karnini ilk defa doyurduktan sonra, bir apartman
bodrumundaki tek odasının yolunu ıslık çalarak tuttu. Öyle neşeliydi ki,
bir saçak altında titreyen köpek yavrusunu görünce, kucağına alıverdi.
Küçük köpek gecenin soğuğundan kurtulduğu için mutluydu. Sıcak odada
sabaha kadar koşuşturdu. Gece yarısından sonra apartmanı dumanlar sardı.
Bir yangın başlıyordu. Dumanı koklayan köpek öyle bir havlamaya başladı
ki, önce fakir adam uyandı, sonra bütün apartman halkı…
Anneler, babalar dumandan boğulmak üzere olan yavrularını kucaklayıp, ölümden kurtardılar…
Bütün bunların hepsi, beş kuruşluk bile maliyeti olmayan bir tebessümün sonucuydu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder